30 Kasım 2010 Salı

yarim bugün tarih 30.11.2010 yani zeynep annemin değimiyle beni bitireli tam 1 yıl oldu:))))şimdi ne demek bu diyenler olbilir.Yani artık ilişkimizin resmiyet kazandığı tarihi gün yani beni istemeniz ve benim ailemin beni sana sonsuza kadar emanet etmesinin üstünden tam 1 yıl geçtii zaman ne kadar hılı geçiyor demi 12 gün sonrada nişanımız var yarim şuan sen icmal yapıyosun ve okadar çok merak ediyosun ki benim naptığımı bende kendimi tutamayıp gülüyorum gülüyorumm....
meraklı aşkım benim  öğrenince sevincekmisin acaba senin için bu siteyi hazırladığımı neyse seni dahada sinirlerndirmeyeyim artıkk şimdilik hoşçakal ama bidaha sen evdeyken yapmıcam bunu çok zorluyosun beni çokk:))))seviyorum seniii yaaa


Şerefine yarimmm sağlığa,mutluluğa,huzura,sana,bana doğacak çocuğumuza seninle olan hayata,içinde senin geçtiğin herşeye ŞEREFEEEEEEEEEEEE


YAŞAYALIM Kİİ

Seninle yaşlanmak istiyorum. Seneler geçsin, sen beni bil, ben seni bileyım istiyorum. Benim olduğu kadar dostlarının, dostlarının olduğu kadar benim ol istiyorum. Nice sıkıntı ve zorluk yaşayıp anlatalım.

 Yaşayalım kı, öğrenelim hayatı ve destek çıkmayı. Birbirimizin omuzlarında ağlamalıyız. Sen çok dertlenip, içip, arkadaşlarınla eve gelmelisin. Paylaşmalı ve beraber sıkılmalıyız. Öyle ki, yalnız sıkılmak sıkmalı bizi.

 Yaşayalım ki, paramız olunca sevinelim. Güzel günlerimizi, evimizde, bır şişe şarap ve pijamalarımızla kutlamalıyız. Ya da bazen dostlarla ucuz biralar içerek... Böylece yaşamalıyız işte.

 Sonra çocuğumuz olmalı, düşünsene, senin ve benim olan bir canlı. Geceleri ağladıkça sırayla susturmalıyız. Sen arada mızıkçılık yapmalısın. Ve ben söylenerek sıranı almalıyım. Yorgun olduğum için yemek yapmamalıyım, söylenerek yumurta kırmalısın. Hava soğukken birbirimize sıkıca sarılıp yatmalıyız. 


Zaman su gibi akıp giderken, herşey yaşanmış bir hayatımız olmalı. Herşeye rağmen hiç bıkmamalıyız birbirimizden. Mutlu da olsa, kötü de olsa, yaşadığımız günler bizim günlerimiz olmalı. Saçlara düşünce aklar ya da gidince aklar, çocukları güvence altına alıp gitmeli bu şehırden.

 Kavgasız, her sabah gürültüyle uyanılmayan, sessiz bir yere gitmeliyiz. Geceleri balkonda denizi seyredip, sandalyelerimizde sallanmalıyız. Eve gelip, benden kahve istemelisin. Çocuklar gelmeli zıyaretimize, geçmışteki hareketli günlerimizi anımsamalıyız...

 Öyle sevmelisin ki beni, bu yazdıklarım korkutmamalı seni. Tebessümler açtırmalı yüzünde. Bir gün bu hayatı bırakıp giderken, sadece mutluluk olmalı yüzümüzde, birbirimizi sevmenin gururu olmalı "herşeyde".

26 Kasım 2010 Cuma

Yine Hüsrannnnnnn

sabah sen gittikten sonra uysam mı uyumasam mı die düşünürken uyumuşum:))) tam rüyamda bişeylerle boğuşurken telefon çaldı o muhteşem marşla FENERBAHÇE marşıyla:))(yüzünü nasıl buruşturduğunu görüyorum)arayan kimdi tabiki babam bu melodi onundu unuttunmu??evet sabahın bu saatinde arayınca içimde bi kıpırtı oldu kesin dedim işle ilgili bişey dicek sevindim çocuk gibi....
evet işle ilgiliydi alımlar başlamış dedi benim biricik babam nasıl bir sevinçle sölüyo bi bilsenn tamam babişim dedim bakıyorum hemen baktımmmm....
sadece bakabildim gene hüsran gene hüsran çünkü yanlış ilandı şubat ayının ilanını vatan gazetesi bugün tarihi atarak yayınlamış genemi dedim genemiii hep hüsran hep hüsran dışarda yağmur çiseliyodu kalktım kendime bi çay koydum ve uzuzn uzun dışarıyı seyrettim içim sıkılarak içim daralarak içim acıyarak sabret dedim biraz daha sabrett ...
Herşey güzel olucak bak bunu hocaya bile tastiklettik:))dediğini duydum sanki sen olmasan ben napardım ki bu kadar iyi olmak zorundamısın yada ben seni bukadar sevmek zorundamıyım anlamadım ki bi türlü :((((

ne kadar çirkin bi fotoğraf ama sanırım son zamanlarda hep bukadar çirkinim haaaa ne dersin bebeğim???? demek ki bukadar düşünceliolmak yakışmıyor banaaa

PİŞMANMIYIM?????

Seninle evliliğim boyunca bir kez pişman oldum, o da seninle evlenmekte bu kadar geç kaldığım için.Evet neden diyorum neden bu kadar geç çıktın karşıma bu güzellikten beni niye bu kadar çok geç haberdar ettin neden sakladın kendini.....ama diyorum sonra hayırlısı buymuş iyiki bu kadar geç çıkmış ki şimdi sana sahibim belki bizde dünyanın kirli oyunlarına alet olup birbirimizi silebilirdik.
Bana evlenme teklifi ederken demiştin ya kocacım ''bitanem bu kötü dünyada benimle olmaya ,benimle bütün zorlukları yenmeye ve bundan sonra  nefesim olmaya varmısın demiştin ve bende sana nefesim yettiği kadar EVETTTTTTT demiştim şimdi tekrar söylüyorum bundan sonra sadece SEN hep SEN herşeyde SENNN iyiki senn.
SEN olmaya geldim SENİN olmaya geldim yarimmm kollarında sonsuz mutluluğa ve huzura doyma istiyorummmm....
şebelek yarimmmm napıyodun sen burda?ne demek istedin anlamadımda ben:))))
sana bugünn çok sevdiğin bişey yaptım bil bakalım neee??evettt bildin SÜTLAÇ :)))biliyorum anneninkini asla tutmaz ama en azından yapmaya çalıştım işte gördüğündeki halini görüyor gibiyim:))))

25 Kasım 2010 Perşembe

dün öğretmenler günüydü bukadar öğretmenin arasında öğretmen olmak istememek normal mi sence????sen geliyosun öğretmen diyince aklıma tıpa çalışır gibi çalışır öğretmen olurdum diyişin gerçekten öylemiydi bunu yaparmıydınki??? neyse  ben bütün öğretmenlerin bu özel günlerini kutluyorum en başta annemin ve babamın daha sonra hepsinin iyiki varsınız...bugünün bizim için daha farklı bi anlamı daha var aslında başta kötü ama daha sonra rahatglatan bi anlamı....sana telefon ettiğimde ki telaşlı sesin ''etme aşkım yanlış görüyosun ''diyişin neyse ki korktuğumuz bişey değilmiş::::))))anladın sen onu:))))
seni bekliyorum yarim işten dönüşünü sana havuçlu tarçınlı kek yaptım keki görünce yüzündeki o muip o çocuksu gülüşün için neler vermem ki bennn seviyorum seni beeee hemde çokkk ve bi zarar gelirmi bu sevgiyede düşübmekten kendmi alamıyorumm
ben artık çıkıyorum çünkü sen geliceksin ve doğum gününden önce bu sayfayı görmeni hiç istemiyorummm  bitanem şimdilik hoşçakallll
işte bu adam benim yarim olmalı dediğim günden bi hatıraaaa....ilk gördüğüm anda çarpılığım elimin ayağımın dolaştığı hatta saçmalayıp ''buraya biz oturalım dermişim''dediğim günün hatırasınaa:::::))))nasıl oturdun ama koltuğa iyiki tanıdım seni iyiki kocam oldun seni çokkk seviyorumm YARİMMMMMMM

23 Kasım 2010 Salı

SENNN.......
Sen esirliğim ve hürriyetimsin, çıplak bir yaz gecesi gibi yanan etimsin, sen memleketimsin. Sen ela gözlerinde yeşil hareler, sen büyük, güzel ve muzaffer ve ulaşıldıkça ulaşılmaz olan hasretimsin....

Aslında uzun zamandır açık bu blog.Hani geçenlerde annemler eve geldiklerinde Gülşahla ikimiz bilgisayarın başında fıkırdayıp durduk...Fırsat vermediğin için tam halledemedik hani...Senin için,hayır senin için değil aslında ikimiz için minik bişey daha dedim.Ama zormuş onu gördüm.Bütün kelimelerin birbirinden bu kadar bağımsız olduğunu bilir miydim?Yalan yok,bilmezdim.İki lafı bir araya getirmek zormuş işte.Dedim ya uzun süredir açık bu blog ama senin edebiyat özürlü sevdiğin alakalı iki kelimeyi getiremedi bir araya!
İsyan ediyorum resmen nasıl dolmuşum yahu :)
Neyse seni çok özledim ben yaaaa ne zamandır görmüyorum seni dün sabahtan beri bak bayada olmuş özlemem normal yani:))))bu arada evi merak ediyorum sen volkan ismail üçlüsü olarak ne hale getirddiniz benim sıcak yuvamııı:)))zarar az değilmi böceğimmm zaman sana doğru yaklaşıyo hadi gel artık seni bekliyorummm